«HAKEM KARARINA KURBAN GİDEN» SAMSUNLU (AMİSOS) GLADYATÖR DİODOROS
Gladyatör döğüşleri Roma imparatorluk devrinin en gözde spor gösterileriydi (munera). Bu nedenle, imparatorluğun dört bir tarafındaki gladyatör okullarında (ludus) görevli antrenörler (lanista) gladyatör adaylarına döğüşme ve öldürme sanatına ilişkin ağır bir eğitim verilmekteydi. Gösteriler, munerarius (editor) adı verilen ve rahip ya da devlet memuru olan yetkili kişiler tarafından düzenlenirdi. Gladyatörleri eğitmek ve bakımlarını üstlenmek büyük masraflar gerektirdiğinden, yetişmiş bir gladyatörün ölmesi büyük kayıp demekti. Bu nedenle, öldüresiye (sine missione) döğüşler ancak çok önemli ve pahalı gösterilerde yapılmaktaydı. Bunun dışında, yenik düşen döğüşçü daha fazla yara almamak ya da ölümden kurtulmak için elini kaldırmak suretiyle affını (missio) dileyebilirdi. Bu konudaki kararı ancak munerarius, seyircinin tepkisini de gözönüne alarak verebilirdi. Kuşkusuz, merhamet dilemenin bazı kuralları vardı ve bunlar summa rudis (Birinci Hakem) ya da secunda rudis (İkinci Hakem) adı verilen görevliler tarafından uygulanmaktaydı. Rudis, emekli olan gladyatörlere verilen ve onların özgürlüğünü simgeleyen bir tahta çubuktu. Bu çubuğu taşıyan emekli gladyatöre rudiarius adı verilir ve bunlar gladyatör döğüşlerinde hakem (summa veya secunda rudis) olarak görev yaparlardı.
Samsun’da (Amisos) bulunarak ilk kez 1910 yılında yayınlanan bir gladyatörün mezar taşı, gerek çok iyi korunmuş döğüş sahnesi ve gerekse üzerindeki yazıtta gladyatörün öldürülüş şekline ilişkin bilgiler vermesi bakımından ilginç ve önemlidir. Şimdi Brüksel Müzesi’nde bulunan ve İ.S. 2. yüzyıl başına tarihlenen bu mermer stelde, üstte bir döğüş sahnesi, altta ise Diodoros adındaki gladyatör için bir mezar şiiri yer almaktadır. Sahnede, solda ayakta duran ve rakibini yere devirmiş olan Diodoros görülmektedir. Her iki elinde de birer hançer tutması nedeniyle, Diodoros’un dimachaerus (“iki hançer ya da kılıç taşıyan") adı verilen gladyatör grubundan olduğu kabul edilmektedir. Diodoros’un arkasındaki palmiye yaprağı onun zaferlerini simgelemektedir. Yerde uzanan Demetrios adındaki diğer döğüşçü de aynı sınıftan (dimachaerus) olup, sağ elini yukarı kaldırarak missio (merhamet) dilemektedir. Bu sahnenin altında Diodoros için yazılmış Grekçe bir mezar şiiri yer almaktadır:
Diodoros’um ben burada yatan, muzaffer ve bahtsız
Demetrios’u devirdim, ama öldürmedim apansız
Sonra zalim bir Moira ve sinsi bir hakemin yaptığı hile
Öldürdü beni, ki terkedip gün ışığını geldim Hades’e
Şimdi burada yatıyorum, bu dost toprağın sinesinde
Beni buraya gömen o iyi ve dindar dostum sayesinde.
Bulunuşundan sonra birçok bilim adamı tarafından inceleme konusu edilen bu mezar şiiri son zamanlarda bazı Web sitelerinde de sıklıkla «Dünya’nın ilk hakem hatası» gibi başlıklarla, ama çoğunlukla spekülatif amaçlarla anılmaktadır.
Taşın üzerindeki kabartmada, Diodoros’un rakibi Demetrius’u yere yıktığı ve kendisinden merhamet dilediği an canlandırılmaktadır. Ama arena’da ne olmuştu da, şiirde belirtildiği gibi, döğüşü kazanan Diodoros «sinsi bir hakem hilesi» yüzünden ölmüştü ? Bu konuda şöyle bir tahmin yürütmek mümkündür: Olasılıkla hakem (summa rudis), rakip Demetrios’un kendi kendine yere düştüğüne karar vererek döğüşü durdurmuş ve o ayağa kalktıktan sonra yeniden başlatmıştı. Ancak döğüş yeniden başladığında işler tersine dönmüş ve döğüşü Demetrios kazanmıştı.
Belli ki, Diodoros aldığı yaraların etkisiyle hemen veya bir süre sonra ölmüş ve bir arkadaşı tarafından vatanı olan Amisos’da gömülmüştü. Mezar taşının üzerindeki şiir, belki ölmeden Diodoros’un kendisi, ama daha büyük bir olasılıkla onu seven biri tarafından yazılmıştı. Her kim ise, bu ozan, Diodoros’un Kader’in (Moira) ve Demetrios’u kayıran hakemin kurbanı olduğundan son derece emindi. Spekülasyonlar bir yana, gerçekten böyle bir haksızlık var mıydı, yoksa bu Diodoros’un yenilgisi için ileri sürülen bir bahane miydi, hiçbir zaman bilemeyeceğiz.
KISA KAYNAKÇA:
Studia Pontica III, 1910, 11-13, no. 7 (F. Cumont).
L. Robert, Les Gladiateurs dans l’Orient grec, 1940 [1971], 130-131, no. 79.
E. Pfuhl – H. Möbius, Die Ostgriechischen Grabreliefs II, 1977, no. 1266.
R. Merkelbach – J. Stauber, Steinepigramme aus dem griechischen Osten 2, 2001, 347-348.